2 Haziran 2012 Cumartesi

DOĞRU BİLGİ EDİNMENİN YOLLARI



-----------------------------------------------------------------------

Sevgili Öğrenciler

İnsan, yaşamını sürdürebilmek için, çok değişik türde doğru bilgilere gereksinme duyar. Bir anlamda insan bilgileriyle yaşar. Çünkü insanın yaşamını sürdürmesi için yapması gereken davranışları iyi bilmesi gerekir. Bu da bilgi edinme ile olur.


İnsan için bu denli önemli olan bilgi nasıl elde edilir? Bunun çok değişik yöntem ve teknikleri vardır. Öncelikle, bilginin elde edilmesi bilimsel araştırmalarla ya da kendinizin ve başkalarının deneyimlerinden yararlanmakla olur. Ancak, siz öğrenciler, okullarda ya da dershanelerde bilgiyi bilimsel araştırmalarla elde etmekten çok, başkaları tarafından üretilmiş ve çeşitli kaynaklarda yer almış bilgileri öğrenmeye çalışmaktasınız.

İşte bu nedenle, burada sizlere hazır bilgilerin hangi yollarla elde edileceğini göstermeye çalışacağız. Bu bilgileri edindikten sonra daha başarılı olacağınızı umuyoruz. Çünkü, öğrenci başarısızlıklarının çoğunun temelinde bilgi edinme yollarının bilinmemesi yatar. Körü körüne, bilinçsizce yapılan çalışmalar yerine, bilgilerin nereden ve nasıl elde edileceğini bilerek yapılan bilinçli çalışmalar sizleri daha başarılı yapacaktır.

Başarılar dileriz.

DOĞRU BİLGİLERİ BULMA YÖNTEMİ -1


§Bugüne değin yaşamış en büyük hayvan hangisidir?
§Dinozor mu?
§Hayır, böyle sanıyorsanız yanılıyorsunuz...
§Doğru yanıt, bugüne dek yaşamış olan en büyük hayvanın balina olduğudur.
§Atatürk nerede doğdu?
§Edirne’de mi?
§Yanlış.
§Doğrusu Atatürk’ün Selanik’te doğmuş olduğudur.
§İstiklal Marşı’mızı kim yazdı?
§Tevfik Fikret mi?
§Hayır.
§Doğrusu, İstiklal Marşı’nı yazan ozanın Mehmet Akif Ersoy olduğudur.

Bazen bir sorunun yanıtını tahminle bulmaya çalışmak insanı eğlendirir. Ancak böyle bir yanıt yanlış olabilir. Bize ise doğru bilgiler gereklidir.

Bilgi, her şeyden önce doğru olmalıdır. Bilgi, ya bir nesneyi betimler, ya bir olayın ne zaman olduğunu belirtir, ya da o olayla ilgili başka bir gerçeği anlatır. Bize,öğrenmek istediğimiz bir konuya ilişkin verileri sağlar ya da bir sorunun doğru yanıtını verir. Birçok soruyu doğru olarak yanıtlayabilmek için aradığımız bilgileri nasıl bulacağımızı bilmemiz gerekir.

Bilgi Türleri


Bilginin birçok türü vardır. Bazı bilgiler insanlarla, bazıları yerlerle, bazıları eşyalarla, bazıları zamanla, bazıları düşüncelerle, bazıları da açıklamalarla ilgilidir.

Bilgi aramaya başlamadan önce, aradığınız bilginin türünü bilmelisiniz. Hangi tür bilgi aradığınıza değgin bir ipucu bulmak için tıpkı bir dedektif gibi çalışmalısınız. Eğer dikkatle bakarsanız, yanıtını bulmaya çalıştığınız soru genellikle size bu konuda bir ipucu sağlar.

“Kim?” sorusunun aradığı bilgi genellikle bir insan adıdır. Aşağıdaki soruların her biri insan adı olan bir bilgi ile yanıtlanmıştır.

§Elektrik ışığını ilk bulan kimdir?  §Thomas Edison.
§Türkiye Cumhuriyeti ‘nin 2. Cumhurbaşkanı kimdi?  §İsmet İnönü.
§“İnce Memed” adlı romanın yazarı kimdir?  §Yaşar Kemal.

“Nerede?” sözcüğünün içeren sorular genellikle bir yerle ilgili verileri ararlar. Bir soruda “nerede” sözcüğünü duyduğumuz zaman bulmak zorunda olduğumuz bilginin bir yer adı olduğu hemen hemen kesindir.

§Amazon ırmağı nerededir? Güney Amerika’da.
§Chopin nerede doğmuştur? Polonya’da.

“Ne?” sorusu genellikle cansızlar ve hayvanlarla ilgili veriyi arar. Bu tip veriler hayvanlarla, bitkilerle, makinalarla, kayalarla, yıldızlarla, ya da herhangi bir başka şeyle ilgili olabilir.
§Çipura nedir? Bir tür balıktır.
§Isparta’nın ünlü çiçeğinin adı nedir? Gül.
§Ay tutulmasının nedeni nedir? Güneş ile ay arasına dünyanın girmesi.

“Ne zaman?” sorusu zamanla ilgili bilgiyi araştırır. Bu tür bilgi yıllarla, aylarla, haftalarla, günlerle, saatlerle, dakikalarla, ya da başka zaman birimleriyle ilgili olabilir.

§Atatürk ne zaman doğdu? 1881 yılında.
§Cumhuriyet ne zaman ilan edildi? 29 Ekim 1923 tarihinde.
§Gençlik ve Spor Bayramı’nı ne zaman kutluyoruz? 19 Mayıs’ta.

“Ne kadar?” ya da “kaç tane?” soruları hemen her zaman sayılarla, ölçülerle ilgili bilgiyi araştırırlar.

§Bi filin ağırlığı ne kadardır? 6 tonun üzerindedir.
§Bir metreküpte kaç litre vardır? 1000 litre.
§İstanbul-Ankara arası karayoluyla kaç kilometredir? 438 kilometre.





“Hangi” sözcüğüyle başlayan sorular için bir kaç veri içinden seçim yapmanız gerekir. Böyle bir soruyu yanıtlamak için genellikle birden fazla gerçeği araştırmak ve doğru yanıtın hangisi olduğunu saptamak zorunda kalırsınız.

§Hangisi daha büyüktür? İtalya mı, Fransa mı? Fransa
§Hangisi daha yüksektir? Himalayalar mı, Ağrı dağı mı? Himalayalar.
§Hangi ırmak daha uzundur? Kızılırmak mı, Yeşilırmak mı? Kızılırmak.
§“Niçin?” ve “Nasıl?” soruları açıklama istemek için sorulur.
§Aşağıdaki soruların karşılığı olan açıklamaları yapabilmek için birçok bilgiye gerek vardır.
§Kuşların çoğu kışın niçin güneye uçarlar?
§Atom motorları nasıl çalışır?
§Uçurtma nasıl yapılır?

Yukarıdaki sorulara verilecek yanıtlar kısa olabilir. Ama okul ödevinizi yaparken, uzun ve karmaşık yanıtlar gerektiren sorularla da karşılaşabilirsiniz.

§Roma İmparatorluğu niçin yıkıldı?
§Atatürk Cumhuriyeti kurarken gençlik üstüne ne düşünüyordu?

Şunu aklınızdan çıkarmayınız: Bir soru ister basit, ister güç ve karmaşık yanıtlar gerektirsin, gene de size aramakta olduğunuz bilgilerin tümüne ilişkin ipuçları verecektir.

Bilgi ararken bir anahtara gereksinmeniz vardır

Aradığınız bilginin türünü bilmeniz yetmez, bu bilgiyi nerede arayacağınızı da bilmelisiniz. Bir kapıyı açmak için nasıl bir anahtar gerekirse, aradığınız bilgiyi bulmak için de bir tür anahtara gereksinmeniz vardır. Önce anahtarı bulmalı, sonra da bu anahtar yardımıyla istediğiniz bilgiyi aramalısınız.

Aradığınız yanıtlara ulaşmak için kullanacağınız anahtar ya bir sözcük ya da bir sözcük grubudur. Hemen her zaman gerekli anahtar sözcükler, yanıtını aradığınız sorularda gizlidir.

Telefonu kim buldu?

Bu bir “kim?” sorusu olduğundan, aranılan bilgi bir kişinin adı olacaktır. Ancak kişinin adını bilmediğiniz için, onu bulacak bir anahtara gereksinmeniz vardır. Telefonu bulan kişinin adını öğrenmek için telefonla ilgili bir kitap ya da yazıya bakmanız gerekir. Bu nedenle anahtar sözcük “telefon”dur.

Şili nerededir?

Bu soruyu yanıtlayacak veriyi bulmak için, Şili ile ilgili bilgiler edinmelisiniz. Anahtar sözcük “Şili” dir.

Dünya niye döner?

Bu soruyu yanıtlamak için dünya üzerine bilgi toplarsınız. Anahtar sözcük “dünya”dır.




Aşağıdaki sorulara bakarak her birini yanıtlayacak bilgiyi bulmanıza yardımcı olacak anahtar sözcüğü saptamaya çalışın:

1.Gana nerededir?
2.Bir filin ağırlığı aşağı yukarı ne kadardır?
3.Memeli hayvan ne demektir?
4.Uçakla ilk uçan insan kimdir?
5.Ay neden parlar?

Anahtar sözcükleri bulmaya çalışın. Yanıtlarınızı 4. sayfanın sonundaki doğru anahtar sözcüklerle karşılaştırarak denetleyin.

Bazen birkaç anahtar bulmanız gerekiyor

Gerçekleri ararken çoğu kez birkaç anahtara birden gereksinmeniz olacaktır.

Fransa’nın en büyük beş kentinin başlıca ürünleri nelerdir?

İlk anahtar Fransa’dır. Fransa ile ilgili bir kitap ya da yazı bulup en büyük beş kentin listesini çıkarmanız gerekir. Bunu yaparken her birini doğru yazdığınızdan emin olmalısınız. Bu beş kentten her birinin adı bir anahtar olacaktır. Başlıca ürünleri bulmak için her kentle ilgili bilgiyi aramanız gerekir.

Çalı çırpıdan yuva yapan üç çeşit kuş adı verin.
           
İlk anahtar kuşlardır. Kuşlarla ilgili bir kitap ya da yazıya bakmalısınız. Sonra bu kitap ya da yazıdaki yuvarlarla ilgili bölüme bakmanız gerekir. Orada yuvalarını çalı çırpıdan yapan birkaç tür kuş adını bulabilirsiniz.

Fransa’nın ilk cumhurbaşkanı kimdir?

İlk anahtar Fransa’dır. Fransa ile ilgili kitap ya da yazıyı bulduktan sonra, cumhurbaşkanlarıyla ilgili bölümü aramalısınız.

Doğu Anadolu’nun en yüksek üç dağı hangisidir?

İlk anahtar Doğu Anadolu’dur. Doğu Anadolu ile ilgili bir kitap ya da yazı bulup yörenin doğal yapısı ve dağları ile ilgili bölüme bakmalısınız.

Unutmayın ki, karmaşık sorularla ilgili yanıtları ararken birden çok anahtar kullanmak zorunda kalabilirsiniz.

3. sayfadaki soruların anahtar sözcükleri:

1. Gana
2. Fil
3. Memeli hayvan
4. Uçak
5. Ay

Bilgi nerelerde bulunur?


            Aradığınız bilginin türünü öğrendikten ve gerekli anahtar sözcüğü bulduktan sonra bu bilgiyi nerede arayacağınıza karar vermelisiniz. Bilgiler genellikle kitaplarda bulunur, ama bazen buralara geçmemiş de olabilirler.

            Bazı bilgiler çok yeni oldukları için kitaplarda bulunmayabilir. Örneğin, cumhurbaşkanının ne yaptığını öğrenmek isterseniz, bu bilgiyi ancak bir gazeteden ya da radyo ve televizyon haberlerinden edinebilirsiniz.

Bazı bilgilerin kitaplarda bulunmayışının nedeni, yalnızca bölgesel bir önem taşımalarıdır. Örneğin, Konak Milli Eğitim Müdürü’nün adını öğrenmek için İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü’ne telefon açabilirsiniz.

            Bazı bilgiler kitaplara geçirilmeyi gerektirecek kadar çok sayıda insanı ilgilendirmez. Öğretmeninizin gözleri ne renktir? Yatak odanızın genişliği ne kadardır? Babanızın göbek adı nedir?

            Bu çeşit bilgileri öğrenmek için gözlem yapmanız ve soru sormanız gerekir.

            Genel önem taşıyan bilgileri bulmak için en iyi yol bir başvuru kitabına bakmaktır. Başvuru kitaplarının birçok çeşidi vardır. Bazıları yalnızca bir konu ile ilgili bilgileri içerirler. Kuşlarla ilgili bir kılavuz ya da Kırım Savaşı ile ilgili bir başvuru kitabı buna örnek olabilir. Ancak önemli bir bulguyu araştırmaya başlarken en kestirme yol ansiklopedi, sözlük, atlas ya da takvim gibi genel başvuru kitaplarına bakmaktır. Evinizde, sınıfınızda bu çeşit kitaplar yoksa, okul ya da kent kitaplığına gidip, ilgili memurdan istemelisiniz.

            “Ansiklopedi” binlerce insan,yer, madde ve düşünce ile ilgili yığınla bilgiyi içeren bir kitap ya da kitap grubudur. Bir ansiklopedi her dalda tüm önemli konulara ilişkin birçok bilgiyi kapsar; bu nedenle de karşılaşabileceğiniz hemen her soruya yanıt aramak için iyi bir başlangıç noktasıdır.

            Ansiklopedilerden aşağıdaki tür soruları yanıtlamak için yararlanabilirsiniz:

Gökkuşağı neden olur?
Uçak nasıl uçar?
İzmir’de bugüne dek görev yapan valilerin adları nelerdir?

            “Sözlük” günlük yaşamda kullanılan sözcüklerle ilgili bilgileri bulmanızı sağlayan bir başvuru kitabıdır. Bir sözcüğün doğru yazılış biçimini, doğru söylenişini, anlamını ve kaynağını verebilir.

Sözcüklerle ilgili bilgileri gerektiren soruları yanıtlamak için sözlüğe başvurursunuz.

Örneğin:
§Doğu yazılış biçimi hangisidir: “kibrit” mi yoksa “kirbit” mi?
§“Sundurma” ne demektir?


“Atlas” yerlerle ilgili bilgileri gösteren cetvel ve haritaların bulunduğu bir başvuru kitabıdır. Atlas kullanarak bir yerin nerede bulunduğunu, değişik yerlerin birbirlerinden uzaklığını, belirli bir bölgede kaç kişinin yaşadığını ve bu yerlerle ilgili daha birçok bilgiyi öğrenebilirsiniz.
            Haritaya bakmayı biliyorsanız, şu tür soruları yanıtlamak için bir atlastan yararlanabilirsiniz:

§Ankara ile İzmir’in arası kaç kilometredir?
§İstanbul Boğazı’nın en geniş yeri kaç metredir?

            “Yıllık” birçok bilgiyi kısa yazılar, listeler ve şemalar halinde veren bir başvuru kitabıdır. Ayrıca belirli bir takvim yılı içindeki olguları ve gökbilimi konusunda o yılın günleri, haftaları ve ayları ile ilgili birçok bilgiyi de içerebilir. Örneğin 1996 yıllığı bir önceki yıl olan 1995 ile ilgili bir çok bilgiyi kapsayabilir.

            Aşağıdaki tür soruları yanıtlamak için bir yıllıktan yararlanabilirsiniz:

§1964 yılında Türkiye’de ne kadar buğday üretildi?

§Türk hükümetinin 1960’da topladığı vergi ne kadardır?


“Ajanda”larda ve masa takvimlerinde de bazı bilgileri bulabilirsiniz.

Örneğin:
§Miladi ve Hicri yıllar.
§Resmi tatil günleri.
§Ulusal bayramlar, ulusal ve ünlü günler.
§Dinsel bayramlar.
§Dinsel günler.

Vergi beyannamelerinin ve taksitlerin ödeme günleri.

§Yılların çevrilmesi.
§Sürekli takvim.
§Saat farkları.
§Kurtuluş günleri.
§Kullanılan ölçüler.

Uluslararası alışverişte kullanılan önemli terimler.
§Santigrad ve Fahrenhayt ısı ölçüleri arasında karşılaştırma cetveli.
§Romen sayıları.

Uluslararası motorlu kara araçlarının yabancı ülke işaretleri.
§Motorlu kara taşıtlarının plaka işaretleri.
§D.D. Yolları İstasyonlar arası uzaklıkları.
§T.C. haritası.
§T.C. şematik haritası.



Banka şubeleri.

“Telefon rehberleri” alfabetik bir düzenle hazırlanır.

İsim , meslek, makamların sıralanış biçimini göstermek için aşağıya iki değişik örnek alıyoruz.

§PTT
§Başmüfettişlik
§Müfettişlik
§Müfettişlik
§Müfettişlik
§Araştırma Laboratuvarı Müdürlüğü
§Santral
§Santral
§Müdür
§Müdür Evi
§İrtibat Bürosu
§Fabrika Müdürlüğü
§Sanatoryum ve Hastane
§Telefon Başmüdürlüğü
§Tesellüm ve Depo Müdürlüğü
§Bölgesel Eğitim Merkezi
§Bölge Müdürlüğü

..................................
..................................
..................................

YEREL MERKEZLER VE ŞUBELER


§Acıbadem Şb.
§Adliye Sarayı
§Akbaba Şb.
§Aksaray
§Alibeyköy
§Anadoluhisarı
§Anadolukavağı
§Arnavutköy
§Ataköy Şb.
§Ayazağa Şb.
§Bağcılar Şb.
§Bağlarbaşı Şb.




Şimdi bakalım aşağıdaki soruları yanıtlamak için gereken başvuru kitabını seçebilmek misiniz? Yanıtlarınızı bir kağıda yazın, sonra 9. sayfanın sonundaki yanıtlarla karşılaştırın.


§Asayiş sözcüğünün doğru söylenişi nedir?
§Bir roket nasıl uçar?
§Adana’dan Van’a uzaklık kaç kilometredir?
§Kaç tane gezegen vardır?
§1972’de yurdumuzda ne kadar arpa üretildi?
§ İnsanlarla ilgili bilgiler

Aradığınız anahtar sözcük bir kişinin adıysa, o kişiyle ilgili bir yazı ya da kitaba bakmalısınız. Böyle bir yazı ya da kitaba özgeçmiş denir. Kısa bir özgeçmiş bir kişi ile ilgili az bir bilgi verir; uzun bir özgeçmiş ise, o kişi ile ilgili birçok şeyi anlatır. Şimdi kısa bir özgeçmişte ne gibi bilgiler bulabileceğimizi görelim:

Thomas Alva Edison Amerikalı bir mucitti. 1847 yılında Ohio’nun Milan kentinde doğdu. Çocukluğunda okula gitmedi ama kendi başına birçok kitap okudu ve deneyler yaptı. 1870’te piyasaya çıkardığı ilk buluşu borsa fiyatlarını şeride yazmak için geliştirilmiş bir aygıttı. Bu buluşundan kazandığı parayla otomatik telgraf araçları yapan bir atölye açtı. 1877’de gramofonu icat etti. İki yıl sonra da ilk dayanıklı elektrik ampulünü geliştirdi. Edison dünyanın en büyük endüstri firmalarından biri haline gelecek olan General Elektrik Şirketinin de kurucularındandır. 1931’de New Jersey eyaletinin West Orange kentinde öldü.

§Edison nerede doğdu? Ohio’nun Milan kentinde.
§Edison’un en önemli buluşu nedir? Gramofon ve elektrik ampulü.
§Edison’un kurulmasına yardımcı olduğu büyük endüstri şirketinin adı nedir? General §Elektrik Şirketi.

            Özgeçmişi okuyarak kolayca bulabileceğiniz bilgilerin yanısıra “gizli” gerçekleri de keşfedebilirsiniz.

§Edison öldüğünde kaç yaşındaydı?
§Bu sorunun yanıtını bulmak için doğum yılını ölüm yılından çıkarmanız gerekir:
§Edison’un ölüm yılı : 1931
§Edison’un doğum yılı : 1847

------------------------------------------------------------------------

§Öldüğü zamanki yaşı : 84

Edison ilk dayanıklı ampulü ne zaman geliştirdi? Yazıda, Edison’un gramofonu 1877’de bulduğu, iki yıl sonra da elektrik ampulünü geliştirdiği belirtilmektedir. Aradığınız bilgiyi bulmanız için 1877’ye iki eklemek gerekir:

§Gramofonun bulunuşu : 1877
§İki yıl sonrası : 2
§Ampulün geliştirilmesi : 1879
§Gramofonu bulduğunda Edison kaç yaşındaydı?

Bu bilgiyi bulmak için, doğum tarihini buluş tarihinden çıkarmak gerekir.

§Gramofonu buluşu : 1877
§Doğum yılı : 1847
§Gramofonu bulduğu zamanki yaşı : 30

Edison’la ilgili birçok bilgi böyle kısa bir özgeçmişte bulunamaz. Aşağıdaki soruları yanıtlayan bilgileri bulmak için daha uzun bir özgeçmiş gereklidir.

§Edison çocukluğunde niçin okula gitmedi?
§Edison’un ilk işi neydi?
§Edison’un tüm buluşları nelerdir?
§Edison’a niçin “Menlo Park Büyücüsü” deniyordu?
§Edison ampulü nasıl geliştirdi?

            8. sayfadaki sorular için gerekli olan başvuru kitapları:
1.      Sözlük,
2.      Ansiklopedi,
3.      Atlas,
4.      Ansiklopedi,
5.      Atlas ya da Yıllı k.

Yerlerle ilgili bilgiler

Ev ödevinizi yaparken gereksinme duyduğunuz bilgilerin çoğu yerlerle ilgilidir. Aradığınız yer Asya, Afrika gibi büyük bir anakara, çok az kişinin yaşadığı minicik bir köy ya da kasaba olabilir. Dünyada on binlerce yer vardır ve bu yerlerden her biri ötekilerden farklıdır.

Bir yerle ilgili en önemli bilgi yerin adıdır. Bir yerin adını ve nasıl yazılacağını bilmiyorsanız, orasıyla ilgili fazla bilgi edinemezsiniz.

Birçok yerin adı aynı olduğu için dikkat edilecek bir başka nokta, doğru yer hakkında bilgi toplamaktır. Örneğin, yurdumuzda Aksaray adlı birçok yer bulunmaktadır. Bilgi toplarken elde ettiğiniz bilgilerin aradığınız Aksaray’la ilgili olmasına özen göstermelisiniz.

Bazı yerlerin birkaç adı vardır. Bilgi edinmek için başvurduğunuz çeşitli kitaplarda bu adların hepsini ayrı ayrı aramanız gerekir. Örneğin, başkenti Moskova olan ülkenin resmi adı eskiden Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği idi. Ancak birçok kişi bu ülkeye Rusya ya da Sovyetler Birliği derdi.

Bilgi edinmek için başvurduğunuz çeşitli kitaplarda bu adların hepsini ayrı ayrı aramanız gerekir. Bir yerle ilgili bir yazı genellikle farklı adları bir liste halinde verir. Bu değişik adları not ederseniz, her adın altındaki bilgileri bulmak için değişik başvuru kitaplarından yararlanabilirsiniz.

Herhangi bir yerle ilgili önemli bir başka nokta da o yerin konumudur. Bir yerin nerede olduğunu bulduktan sonra nasıl olduğunu anlamak da kolaylaşır. Bir yer çok kuzeyde, kutup bölgesindeyse orada kışların uzun ve soğuk geçeceği kuşkusuzdur. Bir başka yerin tropik bölgede, ekvator yakınlarında olduğunu öğrenirseniz, orada iklimin yıl boyunca sıcak olacağı düşünülebilir.

Ayrıca o yerin yüksek bir dağ üzerinde olup olmadığını da araştırmalısınız. Eğer öyleyse, ekvator yakınında bile olsa serin olması olasıdır.

Bir yerin büyüklüğü, o yeri daha iyi anlamanız için gereken bir başka önemli ipucudur. Büyüklük genellikle o yerin kapladığı kara parçasının alanı belirtilerek gösterilir. Örneğin ABD de Oregon kentinin yüz-ölçümü 251.000 km. karedir. Böyle büyük bir sayının kapsadığı alanı anlamak güç olacağından, bunu bildiğiniz bir yerin büyüklüğü ile kıyaslamanız yararlı olur.

Ankara’da oturduğunuzu varsayalım. İçinde yaşadığınız için Ankara’nın büyüklüğüne ilişkin genel bir fikriniz vardır. Ankara’nın 30.653 km. kare bir alanı kapladığını da kolayca öğrenebilirsiniz. Amerika’daki Oregon eyaletinin yüzölçümünü Ankara’nınkine bölerek Oregon’un Ankara’dan 8,2 kat büyük olduğunu bulabilirsiniz. Bu da size Oregon’un yüzölçümünün 251.000 km. kare olduğu gerçeğinden çok daha fazla bilgi sağlar.

Bir yerde yaşayan insan sayısına “nüfus” denir. Bir yerin nüfusunu biliyorsanız, bir başka önemli bilgiye sahipsiniz demektir.

Oregon’un nüfusunun iki milyon olduğunu okuduğunuzda bu sayıyı Ankara’nın 2,5 milyonluk nüfusuyla karşılaştırabilir ve Oregon’da Ankara’dan daha az insan yaşadığını öğrenmiş olursunuz. Oregon’un Ankara’dan 8,2 kat büyük olduğunu göz önüne alırsanız, bu eyaletteki nüfus yoğunluğunun Ankara’dakinin 10 kat daha az olduğu sonucunu çıkarabilirsiniz.

Bir yeri her yönü ile tanımak için o yerle ilgili daha çok bilgi toplamak gerekir. O yerde yaşayan insanların dilleri, uğraşıları ve yaşam biçimlerinin bizimkilerden farklı yanları ile ilgili gerçeklerini öğrenmelisiniz. O yerin önemli ürünleri ve yönetim biçimi üzerinde bilgi edinmelisiniz. Böylece o yerin tarihi ile ve yıllar boyunca geçirdiği değişikliklerle ilgili bilgileri de bulmanız gerekecektir.

Maddeyle ilgili bilgiler

            Maddeyle ilgili bilgilerin sayısı sınırlandırılmayacak kadar çoktur. Çünkü madde terimi en uzak yıldızdan dünyayla ilgili her şeyi kapsar. İnsanın bugüne dek yaptığı ya da merak duyduğu her şey madde ile ilgili bilgi dağarcığımızı oluşturur. Her gün yeni bir şey bulunmakta ve bu dağarcık gittikçe zenginleşmektedir.

            Maddelerle ilgili doğru bilgilerin bulunmasını ve öğrenilmesini kolaylaştırmak için insanlar bu bilgileri konulara ve bilim dallarına göre ayırmışlardır.Örneğin, okulda okuduğunuz derslerin konulara ayrılmasının amacı birbiriyle ilgili bilgi ve kuramları bir araya toplayıp daha kolay kavranmalarını sağlamaktır.

            Fen derslerinizde dünya ve evrendeki birçok şeyle ilgili bilgileri öğrenirsiniz. Doğa bilimi aslında daha sınırlı ve küçük birçok bilgi dalından oluşur. Bu küçük dallardan biri olan biyoloji, canlılarla ilgili gerçekleri bir araya getirir. Kimya, dünyada ve evrendeki her şeyi oluşturan maddelerle ilgilidir. Bu küçük dallar da bazen daha küçük dallara ayrılır. Örneğin, biyolojinin iki ayrı dalı vardır; bitkileri inceleyen botanik ve hayvanları inceleyen zooloji.

Görülüyor ki, maddelerle ilgili başka bilgileri edinebilmek ve gerçeğe ulaşabilmek için fen bilimleri dalında genelden özele doğru bir yol izlemek gerekir. Başka bir deyişle, doğru bilgi ya da gerçeği havuza atılan bir taşa benzetirsek, ona ulaşmak için izleyeceğimiz yolu ve genelden özele doğru başvurmak zorunda kaldığımız bilim dallarını havuzun yüzeyinde bu taş çevresinde oluşan iç içe halkalara benzetebilirsiniz. Tıpkı devekuşunun en büyük kuş olduğu gerçeği gibi.

            Buradaki gerçeği havuza atılan taş dersek, taşın çevresinde oluşan ilk halka, devekuşlarıyla ilgili tüm araştırma ve incelemeler; ikinci halka kuşlarla ilgili bilim dalı ornitaloji, daha sonraki üçüncü halka; tüm canlıları inceleyen biyoloji ve en dıştaki büyük halka da genel anlamda fen bilimleridir. Başka bir deyişle, devekuşunun en büyük kuş olduğu gerçeğine ulaşabilmek için bilim dallarında dıştan içe ve genelden özele doğru bir yol izledik. Önce fen bilimlerine, daha sonra sırasıyla biyoloji, zooloji ve ornitolojiye ve son olarak da devekuşları ile ilgili tüm araştırma ve incelemelere başvurduk. Böylece istediğimiz doğru bilgiyi elde edebildik.

            Maddelerle ilgili gerçekleri araştırırken genellikle daha geniş bir bilgi dalından daha dar kapsamlı bilgi dallarına geçeceğiz. Ama bazen tam tersi de olabilir; dar kapsamlı bir bilgi dalından, daha geniş kapsamlı bir bilgi dalına geçmemiz gerekebilir. Örneğin, elinize geçen bir kireçtaşı parçası ilginizi çekebilir. İlk önce kireçtaşıyla ilgili bir yazıya bakarsınız. Buradan kireçtaşının bir tür tortu kaya olduğunu öğrenince, başka hangi tür kayalar olduğunu merak eder ve daha geniş kapsamlı bir bilim dalı olan kimyaya başvurmanız gerekecektir.

            Sonuç olarak şunu belirtelim; maddeyle ilgili gerçekleri araştırırken bu gerçeklerin hangi daha geniş ya da hangi daha dar kapsamlı bilgi dalının konuları arasına girdiğini hep göz önünde bulundurmanız ve araştırmalarınıza ona göre yön vermeniz gerekir.

            Başvuru kitabının ilk kez kullanılışı

Bir başvuru kitabını ilk kez kullanmadan önce daima birkaç dakika harcayıp o kitap üstüne bilgi edinmelisiniz. Bunu yaparsanız kitabı kullanmanız kolaylaşır, aradığınız bilgileri daha çabuk bulabilirsiniz.

Kitabı açtığınızda kitabın adını, yazarını ve yayınevini belirten bir sayfa göreceksiniz. Bu sayfaya “baş sayfa”denir.

            Baş sayfayı çevirin. Arkasında “yayın hakkı (copyright)” sayfasını bulacaksınız. Bu sayfa, size kitaptaki verilerin güncelliği üstüne bilgi verdiği için önemlidir. Çünkü tarih belirtilmiştir. (c) simgesini ya da copyright sözcüğünü izleyen bir ya da birkaç tarih göreceksiniz. Bu sayfada belirtilen en son tarih kitabın ne zaman yayımlandığını gösterir.

Bu sayfadaki en son tarih “1940” ise kitabın atom enerjisi, uzay yolculuğu ya da İkinci Dünya Savaşı ile ilgili fazla bilgi ve veriyi kapsamayacağı kuşkusuzdur. En son tarih 1950 ise kitap 1955 Nobel Ödülü ile ilgili herhangi bir bilgi veremez. En son tarih 1960 ise içinde Muammer Karaca’nın ölümüne ilişkin bir bilgi bulamazsınız. Tarih 1979 ya da daha sonrasını göstermedikçe kitapta İran devrimi ve Humeyni yönetimiyle ilgili bilgi yok demektir.

Ancak şunu da unutmayın ki, yakın bir yayım hakkı tarihi, başvuru kitabındaki bilgilerin kesinlikle güncel olduğunu göstermez. Kitabın gerçekten güncel olup olmadığını ancak içinde verilen bilgiye bakarak anlayabilirsiniz.

            Yayın hakkı sayfasından sonra “önsöz” denilen birkaç sayfa ile karşılaşabilirsiniz. Bu bölümde, kitabı yazan ya da yayımlayan kişiler, kitapta ne çeşit bilgilerin bulunduğunu ve bunların nasıl elde edildiğini açıklarlar. Bazen de kitabın düzeni üzerine bilgi verirler ve kitabın nasıl kullanılacağı ile ilgili olarak yararlı açıklamalar yapılır.

            Bundan sonra bakacağınız sayfa “konular” ya da “içindekiler” sayfasıdır. Bu sayfada kitaptaki ana bölümler listelenmiştir. Buradaki maddelere bakarken her bölümü açıp içinde ne çeşit verilerin bulunduğunu araştırmalısınız. Böylece kısa sürede o kitapta ne gibi bilgiler bulabileceğiniz konusunda iyi bir fikir edinmiş olursunuz,
           
Artık bilgi aramaya hazırsınız.

Alfabetik düzende anahtar sözcükler nasıl aranır?

Genellikle bir başvuru kitabında anahtar sözcüğü bulmanın en kestirme yolu, kitabın arkasındaki “dizin”e (fihrist) bakmaktadır. Dizin, kitapta kullanılan en önemli anahtar sözcüklerle birlikte bu sözcüklerin bulunduğu sayfa numaralarını da veren bir listedir.

Dizini kullanarak sizi aradığınız bilgiye götürecek anahtar sözcüğü listede kolayca bulabilirsiniz.             Dizinler, anahtar sözcüklerin yazılışına göre alfabetik olarak düzenlenmiştir. Bir anahtar sözcüğü ararken, doğru yazılışını iyice bilmeniz gerekir.

            Sözcükler alfabetik olarak düzenlendiği zaman “a” ile başlayanlar önce gelir. Daha sonra “b” ile, “c” ile başlayanlar, vb. gelir. Anahtar sözcüklerin hepsi aynı harf ile başlıyorlarsa ikinci harflerine, üçüncü harflerine, vb. göre alfabetik olarak düzenlenirler. Aşağıdaki sözcükler ilk, ikinci ve üçüncü harfleri aynı olduğu için dördüncü harflerine göre sıralanmışlardır:

§hancı
§hançer
§handiyse
§hane
§hangi
§hanım
§hani
§hanlık
§hantal

            İki sözcüğün ilk birkaç harfi aynıysa, iki farklı harf buluncaya dek bakmanız gerekir. Aşağıda ilk yedi harfi aynı olan üç sözcüğün alfabetik olarak düzenlenişini görüyorsunuz:

§Anadolufeneri
§Anadoluhisarı
§Anadolukavağı

            Çeşitli başvuru kitaplarına baktığımızda iki ayrı alfabetik düzenleme yönteminden ya birinin ya da ötekinin kullanıldığını görürüz: 1) Harf harf düzenleme; 2) Sözcük sözcük düzenleme. Bütün sözlüklerde kullanılan “harf harf” dizgesinde anahtar sözcük grupları bir tek sözcük sayılır. Rehberlerde ve birçok ansiklopedide kullanılan “sözcük sözcük” dizgesinde ise anahtar sözcük grupları, gruptaki ilk tam sözcüge göre alfabetik sıraya dizilin .

            Aşağıda aynı sözcüklerin her iki dizgeye göre düzenlenişlerini görüyorsunuz:

§Harf Harf Sözcük Sözcük
§Kara Ahmet Kara Ahmet
§Karabağ kara buğday
§kara buğday Kara Kağan
§karaciğer Kara Kırgızhan
§Karadeniz Kara Mustafa Paşa
§Karagöz Karabağ
§Kara Kağan karaciğer
§Kara Kırgızhan Karadeniz
§Karamanoğulları Karagöz
§Kara Mustafa Paşa Karamanoğulları
§karanfil karanfil

Kullandığınız başvuru kitabının alfabetik düzenlemesinin harf harf yöntemine göre mi, sözcük sözcük yöntemine göre mi yapıldığını öğrenmelisiniz. Yoksa anahtar sözcüğünüzü yanlış yerde arar ve bulamazsınız.

(Telefon rehberinden)

§Er. Adviye
§Er-Ben Giyim San.A.Ş.
§Er Bekir
§Er-Biçki ve Dikiş Yurdu
§Er-Bo Plastik
§Er-El Pazarlama
§Er Emel
§Er Ertan
§Er Ertuğrul
§Er Esengül
§Er Fatma
§Er Fatma
§Er Fazıl
§Er-Fen San. ve Tic. A.Ş.
§Er Filiz
§Er Filiz
§Er Gülhan
§Er Günseli

Anahtar sözcüklerin yazılışı aynı olduğu zaman

            Bazen değişik anlamdaki sözcükler aynı biçimde yazılırlar. Başka başka başvuru kitapları da bu tür sözcükleri değişik biçimlerde sıralarlar. Kullandığınız başvuru kitabına dikkatle bakıp, yazılışları aynı olan sözcüklerin sıralanış biçimini anlamaya çalışın.

            Bazı başvuru kitapları aynı olan sözcükleri (1) insan adları, (2) yer adları, (3) başka şeyler olarak sıralarlar. Bu düzenlemeye göre bir insanın adı bir yerin adı ile aynı biçimde yazılıyorsa alfabetik düzenlemede o insanın adı yerin adından önceye alınır. Aşağıdaki listede yazılışları aynı olan sözcüklerin (1) İnsan adları, (2) yer adları ve (3) başka yerler düzenine göre sıralanışı gösterilmiştir.

ARAS, Tevfik Rüştü, Türk doktoru, siyaset adamı ve diplomatı.
ARAS; Erzurum ilinin Horasan ilçesine bağlı bir bucak.
ARAS, Doğu Anadolu’da bir ırmak.
ARAS sıradağları.

            Bazı başvuru kutupları bu sözcükleri sıraya dizerken insanların ilk adlarını anahtar sözcüklerin bir parçası sayarlar. Böyle bir düzenlemede yukarıdaki sözcükler:

§ARAS (yer)
§ARAS (ırmak)
§ARAS (sıradağları)
§ARAS, Tevfik Rüştü

olarak sıralanırlar.

Bazı başvuru kitapları da ırmak ve dağların tam adlarını anahtar sözcüklerin bir parçası sayarlar. Bu durumda yukarıdaki sözcükler:

§ARAS (bucak)
§ARAS; Tevfik Rüştü
§ARAS IRMAĞI
§ARAS SIRADAĞLARI

biçiminde dizilirler.

            Çeşitli başvuru kitapları, yazılışları aynı olan anahtar sözcükleri değişik biçimde sıraladıkları için bu konuda son derece dikkatli olmanız gerekir.

İnsan adları nasıl aranır?


            Aradığınız anahtar sözcük bir kişinin adıysa, bunu kişinin soyadına göre yapılmış alfabetik düzenlemede bulabileceğinizi anımsayın.

            Bazı kişilerin soyadlarının önünde da, de, la,le, von, van gibi kısa sözcükler vardır. Bazı başvuru kitapları adları soyadına göre, bazıları da soyadı önündeki kısa sözcüğe göre alfabetik olarak sıralarlar. Aşağıda böyle bir liste görüyorsunuz.




Bir alfabetik düzenlemeye göre:

§DA GAMA, Vasco
§LE LESSEPS, Ferdinand
§VAN GOGH, Vincent
§VON KARMAN, Thedor
§Başka bir alfabetik düzenlemeye göre:
§GAMA, Vasco da
§GOGH, Vincent van
§KARMAN, Thedor von
§LESSEPS, Ferdinand de

            İnsanların soyadı ya da aile adları almaları son birkaç yüzyılın olgusudur. Daha önceleri kişi yalnız ilk adıyla bilinirdi. Bazen de, aynı adı taşıyan bir başkasından ayırt edilebilmek için adının önüne doğduğu kasabanın adı, uğraşı ya da babasının adı eklenirdi. Bu nedenle bazı başvuru kitapları, uzun yıllar önce yaşamış bu kişileri ilk adlarına göre sıraya sokarlar.

            Bazı başvuru kitapları, sanatçı Leonardo da Vinci’yi, “L” harfi altında (ilk adına göre) bazıları ise “V” harfi altında verirler. (Vinci, Leonardo da). Yine aynı nedenle bazı başvuru kitaplarında sanatçı Andrea del Sarto ilk adı olan “A” harfine göre, bazılarında ise “S” harfine göre sıraya sokulur.

            Asya ülkelerinin çoğunda aile adı ilk başta, ilk ad sonda yazıldığı için bu ülkelerin insanları başvuru kitaplarında da ilk adları gibi görünen aile adına göre yer alırlar. Aşağıda yıldızla gösterilen adların alfabetik düzenine dikkat ediniz.

§CHAMBERS, John
§(*) CHIANG Kai-shek
§HARRISON, Benjamin
§(*) HO Chi Minh

Bazen bir kişinin “göbek adı” gibi görünen ad, gerçekte onun aile adıdır.

Örneğin:

§DELLO JOIO , Norman
§MENENDEZ PIDAL, Ramon
§PONCE DE LEON, Juan

            Bir başvuru kitabında bir kişiyle ilgili bilgi ararken, alfabetik sırada soyadına göre aramalısınız. Bulamadığınız zaman göbek adına, yine bulamazsanız ilk adına göre arayabilirsiniz.

            Aşağıda adı verilen kişilerin alfabetik sıraya göre dizerek kendinizi deneyin. Doğru yanıt için 36. sayfaya bakın.



§Ali Niyazi Çetin
§Hilmi Seferoğlu
§Mümtaz Zeki Erenel
§Osman Nuri Demiray
§Melek Işıltan
§Namık Kemal Gürlü
§Müge Başarır
§Deniz Eroğlu
§Arif Hikmet Temel
§Gül Atakan

İnsanlar aynı adı taşıdıkları zaman


            İnsanlar aynı adı taşıdıkları zaman, çeşitli başvuru kitapları da bu adları alfabetik olarak düzenlerken değişik yollar izlerler.

            Büyük ansiklopedilerde Türklerin adları soyadlarına göre sıralanmıştır. Soyadı yasasından sonra da eski adlarıyla anılmaları sürenlerin bu adlarından soyadlarına göndermeler yapılmıştır. (Abdülhak Hamid, bk. Tarhan)

            Tarihsel adlarda küçük ve ilk ad esas alınmıştır. Bu adlardan daha fazla tanınır değilse, aile adları, lakaplar, takma adlar ve mahlaslar madde başlığından hemen sonra belirtilmiştir. Arapların adları “bin” bağlantısı ile yalnız baba adlarıyla birlikte verilmiştir. (Cafer bin Yahya).

            Eski harflerle yazılmış adlarda eski söyleyiş esas alınmıştır (Ahmed, Celaleddin gibi). Günümüzde ise o kimsenin kendi adını yazış biçimine uyulmuştur.(Mehmed, Mehmet, hatta Memet).

            Tek ve aynı adla ün yapmış çeşitil kimseler, alfabe düzeninde, doğum tarihlerine göre sıralanmıştır. Hükümdar adları, bir sayıyla birlikte anılıyorsa, bu sıraya göre verilmiştir.

§(Mahmud I, Mahmud II).
§Ahmed, mimar (IX yy. başı).
§Ahmed, Büyük Selçuklu Devleti emirlerinden (XI. yy.).
§Ahmed, Maren’li Ebubekir oğlu, Türk mimarı (XI.yy.).
§Ahmed, Mevlit yazarlarından (XV. yy.).
§Ahmed, Geylan padişahı, Azeri şairi (XVI. yy.).
§Ahmed I, Melik El-Mansur, Artukoğulları beyi (1367).
§Ahmet I, Osmanlı padişahı (1590-1617)
§Ahmed II, (Şehabettin). Melik - üs Salih, Mardin Artuklular boyunun son hükümdarı (?-1407)
§Ahmet II, Osmanlı padişahı (1643-1695).
§Ahmet III, Osmanlı padişahı (1830-1876).

Başka bir örnek:

§Abdülaziz, Osmanlı padişahı (1830-1876).
§Abdülaziz bin Mervan, Emevi Halifesi Mervan I.’in oğlu (?-704).
§Abdülaziz bin Mevla Hasan, Fas sultanı (1878-1943)
§Abdülaziz bin Muhammed bin Suud, Orta Arabistan Vehhabi hükümdarı (?-1803)
§Abdülaziz bin Musa I bin Nasr, Samani hanedanından (X. yy.).
§Abdülaziz Çelebi, ünlü Türk musikisi bilgini (XV.yy. ortaları).
§Abdülaziz dağı.
§Abdülaziz efendi Karaçelebizade, Şeyhülislam, (1575-1618).
§Abdülaziz efendi Karaçelebizade, Şeyhülislam ilim adamı, tarihçi ve şair. (1591-1658).

Kısa bir yazıda bilgiler nasıl aranır?


Aşağdaki soruları yanıtlayacak bilgileri aradığımızı düşünelim.

§Gökova nerededir?
§Gökova’dan geçen en büyük akarsuyun adı nedir?

            Her iki sorunun yanıtını bulmanız için doğru anahtar sözcük Gökova’dır. Bu konuda kısa bir yazı bulmak için genellikle ansiklopediden yararlanırsınız. İlgili bölümde şunlar yazılıdır:

            GÖKOVA: Güneybatı Anadolu’da, Kerme Körfezi ile onun uzantısı olan Gökova Körfezi’nin yanında bir ovadır. Ovanın kuzeyinde dağlar, güneyinde tepeler vardır. Gökova’ya çevredeki dağ ve tepelerden birtakım dereler iner. Bunlar arasında kuzeyden gelen en büyük akarsu Çaydere’dir. Ovanın güneyinden de Karadere iner.

            Gökova ve çevresinde köyler vardır. Muğla’yı Marmaris’e bağlayan yol Gökova’dan geçer. Ova ve çevresi doğuda Köyceğiz’e de karayolu ile bağlıdır.

            Açıklamanın ilk birkaç tümcesini okuyarak her iki soruyu yanıtlayacak bilgileri bulabilirsiniz. Soruları yanıtlamak için ansiklopedideki bilgilerden yararlanıyorsanız, elden geldiğince kendi sözcüklerinizi kullanmanız gerekir.

Soruların yanıtları şöyle olabilir;

1) Gökova, Güneybatı Anadolu’da, Kerme Körfezi’yle Gökova Körfezi’nin yanındadır.
2) Gökova’dan geçen en büyük akarsuyun adı Çaydere’dir.

Şimdi aynı yazıdan yararlanarak daha başka iki soruya yanıt verip veremeyeceğimizi görelim:

1) Gökova çevresinde dağ ve tepeler var mıdır?
2) Gökova’dan hangi karayolu geçer?

Yanıtlarınızı kendi sözcüklerinizi kullanarak bir kağıda yazın. Denetim için 24. sayfaya bakın

Uzun yazılarda ve kitaplarda bilgiler nasıl aranır?


            Bir-iki soruyu yanıtlamak için yalnızca birkaç veriye gereksinmeniz varsa, konuyla ilgili bir kitabın tamamını ya da uzun bir yazıyı okumak istemezsiniz. Aradığınız bilgiyi çabucak bulmak için kısa yoldan gitmelisiniz.

            Aradığınız doğru bilgileri kapsayan bölümleri bulmak için de, kitabı ya da yazıyı hızla gözden geçirirsiniz. “Dizin” bölümü yoksa, kitabın “konular” ya da “içindekiler” bölümü aradığınızı bulmanıza yardımcı olacaktır. Bazen ansiklopedilerdeki uzun maddelerin başında bir özet yer alır. Bu özet size aradığınız bölümü bulmakta yol gösterebilir.

            Aşağıdaki soruları yanıtlamak için, Danimarka üzerinde yazılmış bir kitabı ya da uzun bir yazıyı gözden geçirdiğinizi düşünelim.

§Danimarka’nın en önemli tarım ürünleri nelerdir?
§Danimarka ordusunun mevcudu ne kadardır?

Kitabın “konular” ya da “içindekiler” bölümü ya da yazının özeti aşağıdaki ana bölümleri verir:

HALK DOĞAL YAPI


§Nüfus Bölgeler
§Yaşam biçimi İklim özellikleri
§Eğitim Doğal kaynaklar

 

EKONOMİ YÖNETİM


§Endüstri Siyasal bölümler
§Tarım Hükümet
§Balıkçılık Yerel yönetim
§Maliye Siyasi partiler
§Haberleşme Ulusal savunma
§Ulaşım
§Dış ticaret

TARİH


Danimarka üzerine yazılmış kitabın ya da yazının özetini okuyarak, ilk sorunun yanıtını “tarım” bölümünde, ikinci sorunun yanıtını da , “ulusal savunma” bölümünde bulabileceğinizi görürsünüz.

            Şimdi aynı özetten yararlanarak, aşağıdaki soruların yanıtlarının verildikleri bölümleri bulmaya çalışın. Doğru yanıtlar 23. sayfadadır.

1) Danimarka’dan en çok mal alan ülke hangisidir?
2) Danimarka’da kaç akademi ve üniversite vardır?
3) Danimarka’da ilk televizyon istasyonu ne zaman kuruldu?
4) Danimarka’nın en önemli doğal kaynakları nelerdir?
5) Danimarka parlamentosunun kaç üyesi vardır?




Daha çok bilgi elde etmenin yolları


            Bir ansiklopedideki yazı, yine aynı ansiklopedide bulunan aradığınız konuyla ilgili başka yazı ve maddeleri de bulmanıza yardımcı olabilir. Buna “aynı kitapta başka yazı ya da maddelere gönderme yapmak” denir. Bu yöntem bir konu üstüne yalnızca bir yazı ya da maddeden bilgi edinmekle kalmayıp daha başka yazılar okumanızı sağlar.

Bir ansiklopedide şuna benzer bir tümceyle karşılaşabilirsiniz:

Chicago’daki Lirik Opera Maria Callas’ı (bk.) Amerikan opera sahnesinde sundu.

(bk.) kısaltması, aynı kitapta bir başka yere başvurulacağını, aynı ansiklopedide Maria Callas’la ilgili başka bir bölüm olduğunu gösterir. Küçük boyuttaki büyük harflerle yazılan sözcükler, daha fazla bilgi edinebileceğiniz yazı maddelerin adlarıdır. O konuda daha başka yazılar bulunduğunu belirtirler.

            Bazı yazı ve maddelerin sonunda, aynı kitapta başvurulacak öteki bölümlerin listesi bulunur. Örneğin, “Savaş” maddesinin sonunda şöyle bir liste görebilirsiniz:

Ek Başvuru Yazıları


HAVA GÜCÜ, DONANMA, DENİZDE VE KARADA SAVAŞ, TAKTİK, ORDU, ASKERİ STRATEJİ, ULUSLARARASI HUKUK, SAVAŞ SUÇLARI

Böyle bir liste, ansiklopedide savaşla ilgili daha başka yazıların bulunduğu belirtir.

Kimi kitaplar ise (bak) ya da (bk.) kısatlmaları yerine (bkz.) kısaltmasını yeğlerler. Bir örnek verelim:

“Ondördüncü yaş ile başlayan üçüncü dönemde, us tam olarak işlevini yerine getirmeye başlar; gencin kendi kişiliğinin bilincine varmasını sağlar. Hayran olma ve saygılı korku, yerini bağımsız olma isteğine ve eleştirisel yargılara bırakır. Daha geniş bilgi için bkz.: San, İnci, Rudolf Steiner ve Waldorf Okulları, Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 8 Sayı 1-4, Ankara 1976.”

Bu tür göndermelerin sizi kendi başınıza düşünemeyeceğiniz yazı ve maddelere yönelten ipuçları olduğuna dikkat ediniz.

Çizelgeden bilgi nasıl aranır?


Önemli bilgilerden birçoğu başvuru kitaplarındaki cetvel, tablo ya da listelerde bulunabilir. Bu tablo ya da listeler yerden tasarruf sağlarlar. Bir cetvel ya da listedeki bilgilerin her biri bir tümce olarak yazılsaydı, küçücük bir yere sığdırılmış olan bilgileri vermek için yüzlerce sözcük kullanılması gerekecekti. Aşağıda, bir turizm araştırma raporundan alınan bir tablo örneği görüyorsunuz.





Yıllar


§Girişte
§Turizm
§Amacı
§Beyan
§Edenler
§(1000 gün)

§Turist
§Başına
§Beyan
§Ortalama
§Geceleme
§(gün)

Geceleme sayısı

§(1000 gün)

§1965
§1966
§1967
§1968
§1969
§1970
§1971
§1972
§1973
§1974
§1975
§1976
§1977

§295
§375
§382
§375
§424
§434
§465
§500
§540
§580
§625
§670
§714



§11,7
§-
§-
§-
§10,1
§10,8
§10
§10
§10
§10
§10
§10
§10

§3.451
§-
§-
§-
§4.282
§4.687
§4,650
§5.000
§5.400
§5.800
§6.250
§6.700
§7.140


TABLO : 1


Turist Sayısı ve Geceleme Talebi Projeksiyonu

21.sayfadaki soruların yanıtları için bakılması gereken bölümler:

1)      Dış ticaret,
2)      Eğitim,
3)      Haberleşme,
4)      Doğal Kaynaklar,
5)      Hükümet

Bazı tablolarda bulunan küçük sayılar ve yıldızlar alttaki dipnotlara bakılacağını gösterir. (Tablo 2’de olduğu gibi). Bu dipnotlar tablo ya da listede verilmeyen özel bilgileri kapsarlar.



 

 

YILLAR


§1977(*)
§1978(*)
§1979 (1)

GELİR


§204.877
§230.398
§280.727

GİDER


§268.528
§102.476
§95.070

FARK


§-23.651
§+127.922
§+185.657


(*) Maliye Bakanlığı kaynaklarına göre.

(1) Merkez Bankası kaynaklarına göre


TABLO :2


Türkiye Turizm Gelir ve Giderleri

(1000 dolar olarak)

Şimdi tabloya bakarak bazı verileri anlayıp anlamadığınızı; tablodaki çeşitli sayıları karşılaştırıp birbirleriyle oranlayarak daha çok bilgi elde edip edemeyeceğinizi sınayınız. Her sorunun yanıtını bir kağıda yazarak, yanıtlarını 31. sayfadaki doğru yanıtlarla karşılaştırın.

1) Turistik amaçla yurdumuza geldiklerini bildiren yabancıların sayıca eşit oldukları yıllar hangileridir?

2) Turist başına ortalama geceleme sayısı hangi yılda en düşük olmuştur?

3) Geceleme sayısı hangi yılda en düşük olmuştur?


Tablodaki küçücük bir yerde ne kadar bilgi verildiğini görüyor musunuz? Bu tablodaki her konuya ilişkin bilgili birkaç tümcede yazabilir ve gene de tablodakinden daha çok bilgi veremezsiniz.


20. sayfadaki soruların yanıtları:

1) Gökova’nın kuzeyinde dağlar, güneyinde tepeler vardır.

2) Gökova’dan Muğla-Marmaris karayolu geçer.


Resimlerde, şemalarda ve haritalarda bilgiler nasıl aranır?

Aradığınız bilgileri çoğu zaman kullandığınız kitaplarda ve yazılarda bulunan resim, şema ve haritalarda görebilirsiniz.

            Resimler, nesnelerin gerçek biçimlerini gösterir. Daha önce gördüğünüz kuşlara hiç benzemeyen bir kuş gördüğünüzü varsayalım. Bu kuşun adını öğrenmek istiyorsunuz. Eğer kuş maviyse, mavi olan kuşlarla ilgili bilgi toplarsınız. Ancak kuşun resmini görmeden topladığınız bilgilerin aradığınız kuşa ait olup olmadığını kesinlikle bilemezsiniz.

Thomas Edison’un nasıl biri olduğunu öğrenmek isterseniz, ona ait bir resim, onu anlatmaya çalışan bir sürü sözden daha etkili olur.

Michelangelo gibi ünlü bir sanatçı üzerine araştırma yaptığınızı düşünelim. Tablolarının ve heykellerinin resimlerini görmedikçe yapıtları üzerine bir fikir edinemeziniz.

Şemalar, bilgileri anlamanıza yardımcı olmaları için sanatçılar tarafından yapılan özel resimlerdir. Bir şeyi olduğu gibi göstermek yerine onu açıklamak için çizilirler.

            Bir motorun işleyişini gösteren şema, motorun her parçasının birlikte nasıl çalıştıklarını anlamamıza yardımcı olur. Şemaya bakmadan, yalnızca sözle bir anlatımla bir motorun işleyişini kavramak çok güçtür.

            Bir çiçeğin öğelerini öğrenmek isterseniz her öğeyi gösteren ve adını veren bir şema çok yararlı olur. Oysa yalnızca sözlü bir tanımlamayla bir çiçeğin öğelerinin neye benzediğini anlamak çok zordur.

Haritalar yerlerle ilgili bilgilerin veren özel şemalar ya da resimlerdir. Haritalara bakmayı öğrendiğinizde, siz pek çok bilgi verebileceklerini göreceksiniz.

            Mısır-İsrail Savaşı konusunda bilgi edinmek istediğinizi düşünelim. Savaş alanını gösteren bir harita, orduların gerçek yerlerini ve çarpışma sırasında birbirlerine hangi yönlerden saldırdıklarını anlamanızda yardımcı olacaktır.

            Afrika üstünde bir çalışma yapıyorsanız, fiziksel bir harita, dağların ve çöllerin yerini görmenizi sağlar. İklim haritası ise Afrika’nın hangi bölgesinin daima sıcak olduğunu, en çok yağmurun hangi bölgeye düştüğünü belirtir. Bir nüfus haritası, bu anakaranın hangi bölgesinin kalabalık, hangisinin tenha olduğunu anlamanıza yardımcı olur. Siyasal bir harita ise, Afkira’da bulunan değişik ülkelerin yerlerini gösterir. Tarihsel haritaların amacı Afrika’nın değişik bölgelerinde, değişik zamanlarda var olan devletleri öğrenmenizi sağlamaktır.

Daha fazla bilgi toplamak için kaynakçalardan nasıl yararlanılır?

Belirli bir konu ile ilgili bilgileri bulmak için yararlandığınız kitap ya da yazıda aradığınız tüm bilgiyi bulamayabilirsiniz. Ancak daha fazla bilgi elde etmenizi sağlayacak bir başka ipucuna rastlayabilirsiniz. Bu ipucu, “Kaynakça” denilen kitap listesidir. Örneğin, folklorla ilgili bir kitapta şöyle bir kaynakça bulunabilir:

§And, Metin : Türk Köylü Dansları, 1964, İstanbul, İzlem Yayınları.
§Erdem, Kadri: Kütahya Düğünleri, 1948, Kütahya, İl Basımevi.
§Musahipzade, Celal : Eski İstanbul’da Yaşayış,1946, İstanbul , Türkiye Basımevi.
§Boratav, Pertev: Folklor ve Edebiyat, 1939, 1945, İstanbul, Recep Ulusoğlu Matbaası.

Böyle bir kaynakça sizi folklor konusunda başka bilgi kaynaklarına yöneltir.
           
Kaynakçadaki her maddenin başında yer alan ad, folklorla ilgili bir kitabın yazarının   (ya da yazarlarının) adı, bazen de takma adıdır. Yazarın adını kitabın adı, basım tarihi, basıldığı kent ve yayınevinin adı izler.

Kaynakçaya bakarak size en yararlı olabilecek kitapları seçebilirsiniz. Örneğin, halk oyunlarıyla ilgili bir inceleme yapıyorsanız önce Metin And’ın Türk Köylü Dansları adlı kitabına başvurmak size zaman kazandırabilir.

Kaynakçada size yararlı olacağına inandığınız bir kitap bulduğunuzda o kitapla ilgili tüm bilgileri bir kağıda not etmelisiniz. Bu notu okul ya da kent kitaplığına götürüp, kütüphaneciden size yardımcı olmasını isteyebilirsiniz. Aradığınız kitabı bulmasa bile aradığınız konuyu içeren başka birkaç kitap salık verecektir.

Kitaplık görevlisinden kart kataloğunun nasıl kullanılacağını size göstermesini rica edin. Bu katalog yalnızca yazar ve kitap adına göre değil, ayrıca konulara göre de düzenlenmiştir. Aradığınız bilgileri bulmakta size çok yardımı dokunabilir.

Bilgiler de değişir?


Bulduğunuz bilgilerin geçerliliğini koruyup korumadığına dikkat etmelisiniz. Çünkü bilgiler de zamanla değişirler.

Bir zamanlar insanlar dünyanın düz olduğuna inanıyorlardı. Ancak bugün dünyanın yuvarlak olduğu gerçeğini biliyoruz.

Bir zamanlar güneşin dünyanın çevresinde döndüğü sanılırdı. Bugün ise dünyanın güneşin çevresinde döndüğünü biliyoruz. Yeryüzünün biçimi ve hareketi ile ilgili eski gerçekler yeni buluşlar nedeniyle değişmişlerdir. Aynı biçimde bugün inandığımız gerçeklerin çoğu da yarın değişebilir.

Zaman tek başına doğruları değiştirir. “Kaç yaşındasın?” Şu anda onbir yaşındaysanız, bu sorunun yanıtı “onbir yaşındayım” tümcesidir. Ancak aynı soru iki yıl sonra sorulursa gerçek değişmiş olacaktır.

Aşağıda doğru yanıtları zamanla değişen bazı sorular görüyorsunuz:

§Erkek izciler kaç kişidir? (Bu sayı her yıl değişebilir.)

§Türkiye’nin nüfusu ne kadardır? (Türkiye’deki insan sayısı ölüm ve doğumlar nedeniyle her gün değişir).

§Dünyada kaç ülke vardır? (Sömürgeler bağımsızlaştıkça ve iki ülke birleşip tek ülke durumuna geldikçe bu sorunun gerçek yanıtı değişir.).

§Buluşlar da gerçekleri değiştirir. İnsanlar yeni şeyler ve yeni araçlar icat ettikçe doğru yanıtları ya da bilgileri değiştirirler. Aşağıda yanıtları yeni buluşlar nedeni ile değişen bazı sorular görüyorsunuz:

§Edirne’den Ardahan’a haber göndermenin en kısa yolu nedir?

(Önce telgrafın, daha sonra da telefonun icadı, bu sorunun doğru yanıtını değiştirmiştir.)

§İstanbul’dan Adana’ya en çabuk biçimde nasıl gidilir?

(İlkin trenin, sonra otobüs seferlerinin, sonra da uçak seferlerinin başlaması bu sorunun doğru yanıtını değiştirmiştir).

§Kadın çorabı yapmak için en çok yararlanılan madde nedir?

(Bir zamanlar bu sorunun doğru yanıtı ipekti, ancak naylonun bulunuşuyla yanıt değişti. Yeni yapay maddelerin bulunuşuyla yine de değişebilir).

§Bilimsel araştırmalar bir zamanlar doğru bilinen bilgileri değiştirir. Dünyanın biçimi ve hareketi ile ilgili bilgilerin, bilim adamlarının dünyayla ilgili bilgileri arttıkça değiştiklerini daha önce belirtmiştik. Labaratuvarlarda çalışan ve çevremizdeki dünyayı inceleyen bilim adamları sürekli olarak verileri değiştirebilecek yeni buluşlar yapmaktadır. Aşağıda yanıtları yeni buluşlar nedeniyle birçok kez değişen birkaç soru yer alıyor:

§Kaç element vardır? (Bilim adamları yeni elementler keşfettikçe bu sorunun yanıtı da değişmektedir).

            §Dünya kaç yaşındadır? (Bilim adamları, kayaların yaşını bulmak için yeni yollar keşfettikçe bu sorunun yanıtı da değişmektedir.)

            §Kaç çeşit kuş türü vardır? (Bilim adamları yeni kuş ve hayvan türleri keşfettikçe ve bunları daha iyi sınıflandırmayı başardıkça, yaşayan canlılarla ilgili sorunların yanıtları sürekli olarak değişmektedir).

            §Çiçek hastalığı önlenebilir mi? (Aşının bulunuşuyla bu sorunun yanıtı değişmiştir. Aynı biçimde, birçok hastalığın korunma ve tedavisiyle ilgili bilgiler de her yıl değişir ).

            Olaylar doğru bilgileri değiştirir. Gazeteler her gün bu bilgileri değiştiren bir sürü olaydan söz ederler. Bir yazar yeni bir kitap yazdığı zaman bu kitap onun yaşamıyla ilgili gerçekleri değiştirir. Kitap yeterince önemliyse o ülke edebiyatı ile ilgili gerçekleri de değiştirir. Bir ülkenin devlet başkanı ölürse, hem onun yaşamıyla ilgili bilgiler, hem de o ülkenin tarihi ile ilgili bilgiler değişir. Bir il ya da ilçeye yeni bir yönetici atanması bu ilin tarihi ile ilgili bilgileri değiştirir. Bir savaşın çıkması ya da sona ermesi, o savaşa katılan ülkelerin her biriyle ilgili bilgileri değiştirir. Bir barajın yapılması o barajın çevresindeki yerlerle ilgili bilgileri değiştirir. Kısacası her olay bazı bilgilerin değişmesine neden olur.

            Son birkaç ay içindeki olaylara ilişkin bilgi arıyorsanız, bir kütüphane ya da gazeteye gidip dergi ve gazetelerin eski sayılarına bakabilirsiniz.

            Bulduğunuz bilgilerin güncelliklerini korumalarına dikkat ediniz. Son yıllardaki buluşların, keşiflerin, araştırmaların ve olayların dikkate alınıp alınmadığını araştırın.

            Bilgiler bazen çelişir


            Bazen bir yerde okuduğunuz bilgilerin bir başka yerde bulduğunuz bilgilerle çeliştiklerini görürsünüz. Daha önce de belirttiğimiz gibi bu durum bilgilerden bazılarının güncelliklerini yitirmelerinden doğabilir. Bazen güncelliklerini koruyan bilgiler de birbirleriyle uyuşmazlar, ya da uyuşmaz gibi görünürler.

            Bu çeşit çelişkiler genellikle dağların yükseklikleri, ırmakların uzunlukları, ülkelerin yüzölçümleri, kıyı şeritlerinin uzunlukları gibi doğal yapıya ilişkin ölçümlerde ortaya çıkar.

            Ağrı Dağı’nın yüksekliğini araştırdığımızı düşünelim. Bu yükseklik bir haritada 5161 m., bir başkasında 5169m., daha başka bir haritada da 5165 m. olarak verilmiş olabilir. Bunların hangisi doğrudur? Gerçekte her üç ölçüm de aynı derecede doğru olabilir.

            İlk önce, bir dağın yüksekliğini ölçmenin bir odanın yüksekliğini ölçmekten çok daha güç olduğunu kavramanız gerekir. Bir gözlemci bulunduğu yerle dağın tepesi arasındaki açıyı bir araçla gözleyip ölçer. Değişik yerlerden bunu bir kaç kez yineler. En sonra dağın yüksekliğini matematikten yararlanarak hesaplar. Eğer üç gözlem yapıp 5158 m., 5169 m. ve 5156 m. bulduysa, bu üç ölçümün ortalamasını alıp dağın 5161 m. olduğunu rapora yazabilir. Onu görevlendirmiş olan devlet dairesi de resmi haritalarında dağın yüksekliğini 5161 m. olarak gösterebilir.

Belki bu sırada bir havacılık kuruluşu da pilotlar için Doğu Anadolu’nun bir haritasını yapmaya karar verir. Uçakların dağa çarpmasını kesinlikle önlemek için haritasına yukarıdaki sayıların en büyüğünü yazmayı yeğ tutar. Bu havacılık kuruluşunun haritasında Ağrı Dağı’nın yüksekliği 5169 m. olarak görünür.

            Birkaç yıl sonra başka bir gözlemcinin yeniden Ağrı Dağı’nın yüksekliğini ölçtüğünü düşünelim. Bu gözlemcinin ölçümlerine göre dağın yüksekliği 5165 m. olacaktır. Devlet yeni bir resmi harita çıkarmak için vakti erken bulabilir, ancak özel bir kuruluş yeni bir yol haritası basmak üzereyse, dağın yüksekliği gösteren bu yeni sayıyı kullanmak isteyebilir. Böylece her üç haritada da Ağrı Dağı’nın yüksekliği değişik olarak gösterilmiş olur. Gerçekte hepsi doğrudur, ama aralarında uyuşmazlık vardır.

            Bazen de yerlerin nüfusuyla ilgili konularda verilen bilgilerin çeliştiği görülür. Nüfusla ilgili bilgilerin ayrılıklar göstermelerinin çeşitli nedenleri vardır.

            Bir haritanın dizininde ya da bir cetvelde Karaköse’nin köylerinden birinin nüfusu 87 olarak gösterilebilir. Bir başka cetvelde ise bu sayının 55 olduğunu görürsünüz. Köyde bulunduysanız, orada ancak iki-üç dükkan ile dört-beş ev bulunduğunu bilir ve bu nedenle onbeş-yirmi kişiden fazla nüfus olamayacağını düşünebilirsiniz.

            Bu bilgilerin niçin uyuşmadıklarını anlamak için nüfus sayılarının nasıl elde edildiğini anlamanız gerekir. Bildiğiniz gibi, Türk hükümeti ülkemiz sınırları içindeki insanları beş yılda bir sayımlarını yapar. Ancak çok az kişinin yaşadığı kasaba ve köylerin nüfusunu bu listeye koymaz. Bu nedenle cetvel yapan bir kişi, bir köyde kaç kişinin yaşadığını mektupla o köyün muhtarından sorabilir.

            Muhtar köy seçimlerinde oy kullanılabilecek ailelerin tüm bireylerini sayıp köyde 87 kişinin oturduğunu söyleyebilir. Bu ailelerden bazıları köyden oldukça uzakta oturmalarına karşın muhtarın seçim bölgesinde yer alabilir, dolayısıyla köy nüfusunu kabartır.

            Başka bir cetvel yapımcısı ise aynı bilgiyi kentteki nüfus memurundan sorabilir. Nüfus kayıtları eski olduğu ve yeni doğan çocuklar nüfusa henüz geçirilmediği için memur köyde 55 kişi olduğu yanıtını verir. Yapımcıların aldıkları değişik yanıtlar nedeniyle iki cetvelde köyün nüfusu başka başka gösterilecektir.

            Bazı geri kalmış ülkelerdeki kentlerin nüfusları çeşitli atlaslarda değişik olarak verilir. Bir Güney Amerika ülkesinin başkentinin nüfusu bir atlasta 206.634, bir başkasından 219.100, bir başkasında da 260.000 olarak gösterilebilir.

            Bu nüfus sayılarının niçin çeliştiklerini anlamak için bunların nereden elde edildiğini öğrenmeniz gerekir. Küçük ülkelerin genellikle her beş yılda bir nüfus sayımı yapmak için gerekli paraları yoktur. Bu nedenle nüfus sayımını yinelemek için bazen yirmi-yirmibeş yıl geçmesini beklerler. Bazı ülkelerde ise hiç nüfus sayımı yapılmaz. Bazen de nüfus sayımı yapıldığı halde, sayıları bir araya getirip nüfus listeleri hazırlamak için gerekli para bulunmaz.

            Yukarıdaki örnekte söz edilen Güney Amerika ülkesi son nüfus sayımını 1950’de yapmış ve başkentin nüfusunu 206.634 olarak saptamış olabilir. Bir atlas yapımcısı son nüfus sayımında belirlenen sayının en doğrusu olduğunu varsayarak atlasında bu sayıya yer verir.

            1958’de bu Güney Amerika ülkesinin hükümeti sayımda elde edilen sayıyı doğum ve ölüm yüzdesine göre oranlayarak başkentin nüfusunu tahmin etme yoluna gitmiş olabilir. Böylece 1958’den sonra resmi tahminlerde başkentin nüfusu 219.100 olarak gösterilir. Bir başka atlas yapımcısı da atlasında bu sayıyı kullanmaya karar verir.

            1966 yılında bir üçüncü atlas hazırlanırken yapımcı daha güncel bir sayı kullanmak isteyebilir. Doğum ve ölüm oranlarından yararlanarak yeni, ama resmi olmayan bir değerlendirme yapabilir. Bu şekilde elde ettiği sayı 260.000 ise yayımladığı atlasta başkentin nüfusu olarak 260.000 sayısı yer alır. Böylece üç ayrı atlastaki nüfus sayılarının hepsi doğru olur, ama birbirleriyle uyuşmazlar.

            Bir başka uyarı: Nüfus sayıları uyuşmadığı zaman iki sayıdan daha büyük olanının daha yeni bir sayımı göstereceğini ummayın. Çünkü yanılabilirsiniz. Bazı kent ve kasabaların bugünkü nüfusları on ya da yirmi yıl öncekilerden azdır. Nüfus sayısını doğru olarak vermeniz gerekiyorsa nüfusun saptandığı tarihi belirten kaynakları araştırmanız ve bu sayının gerçek bir nüfus sayımından mı yoksa bir değerlendirmeden mi elde edildiğini öğrenmeniz gerekir.

            Bir olayın geçmiş olduğu tarihi belirten bilgilerin de bazen uyuşmadıkları görülür.

            Aşağıdaki iki bilgiyi karşılaştırın:

            Jones 1966 yılında Nobel Barış Ödülü’nü aldı. 1965 Nobel Barış Ödülü Jones’a verildi.

            Bu iki bilginin çelişirmiş gibi görünmeleri yalnızca yüzeysel bir olgudur. Aslında 1965 Nobel Ödülleri’ni veren komite ödül kazananları açıklamak için 1966 yılına kadar beklemiş olabilir. Bu nedenle gerçeğin tamamı şu şekilde açıklanabilir:

            1965 Nobel Ödülü 1699 yılında Jones’a verildi.


------------------------------------------------------------------------


            24. sayfadaki soruların yanıtları:

1. 1966 ve 1968
2. 1965’de
3.1971’den 1977’ye kadar olan yıllarda

            Aşağıdaki bilgileri de karşılaştıralım.

            Ahmet 1937 yılında elektrikli bir konserve kutusu açacağı geliştirmek için çalışmaya başladı.

            Ahmet 1939’da elektrikli bir konserve kutusu açacağı yapmayı başardı. Ahmet elektrikli konserve kutusu açacağı buluşunun patentini 1940 yılında aldı. “Ahmet elektrikli konserve açacağını ne zaman icat etti?” sorusunu yanıtlamaya çalıştığımızı düşünelim. Bunu ilk kez düşünmeye başladığı 1937 yılını, açacağı yapmayı ilk olarak başardığı 1939 yılını, ya da patentini alarak buluşunun devletçe resmen tanındığı tarih olan 1940 yılını yanıt olarak verebilirsiniz. Eğer yanıtınızın tümüyle doğru olmasını istiyorsanız her üç tarihi de vermeniz ve bu tarihlerdeki hangi aşamaların ve olguların önemli olduğunu açıklamanız gerekir.

            Daha binlerce bilginin uyuşmadığı ya da uyuşmaz gibi göründüğü kuşkusuzdur. Bilim adamları belirli bir kuşun ya da yılanın bilimsel adı konusunda anlaşmazlığa düşebilirler.

            Tarihçiler arasında bir olayın tarihi üzerinde görüş ayrılığı çıkabilir, çünkü o olayın geçtiği çağlardan kalma kayıtlar çelişkili, eksik ya da yitirilip gitmiş olabilir.

            Bilginler de başka dillerden çevrilen metinlerin anlamı konusunda tam anlaşmayabilirler.

            Çelişki gösteren ya da öyle görünen bilgilerle karşılaştığınızda bunların niçin uyuşmadıklarını araştırmalısınız. Böylece kullanmak istediğiniz gerçeğin hangisi olduğu hakkında bir karara varabilirsiniz. Başvuru kitapları yazan kişiler de bazen yanılgıya düşerler. Çeşitli kitaplarda, belirli bir bilgi konusunda çelişik varsa, hangi kitaptaki bilgilerin doğru olduğunu bulmaya çalışmalısınız.

            Doğru olduğu sanılan bazı bilgiler yanlış olabilir

            Bilgi ararken, doğru gibi görünen ancak doğru olmayan bilgiler karşısında yanılgıdan kaçınmalısınız. Bazı “bilgiler” konusunda dikkatli olmanızı sağlayacak ipuçları yakalamak için bir dedektif gibi çalışmanız gerekir.

            Büyük halk gruplarını ya da birçok hayvan ya da maddeyi kapsayan sözleri kuşkuyla karşılayın. Böyle sözlere “genelleme” denir. Genellemelerden bazıları doğru, ama bazıları da yanlıştır. Aşağıda gerçeği tam olarak yansıtmayan bazı genelleme örnekleri görüyorsunuz:

            §Çimen yeşildir. (Gerçek, çimenin bazen kahverengi, bazen sarı, bazen de daha başka renklerde olduğudur).

            §Romalı askerler yiğitti. (Gerçek, bazı Romalı askerlerin yiğit olduğu, bazılarının da olmadığıdır).

            §Kuşlar uçan hayvanlardır. (Gerçek, bazı kuşların uçmadığıdır).

            §Kadınlar fareden korkar. (Gerçek, bazı kadınların fare beslediği ve her kadının fareden kormadığıdır).

            §Hayvanların, bitkilerin, maddelerin insan gibi düşünüp davrandığı izlenimi veren bilgilerden kuşku duyun. Örneğin:

            §Yılan öfkeyle adama saldırdı. (Gerçek, yılanın adama saldırdığıdır. Ancak yılanın öfkeli olup olmadığı bilinmez).

            §Ağaç yağmura susamıştı. (Ağacın suya gereksinmesi olabilir. Ancak susamış olamaz.)

            §Kaya parçası uzun süre insanların kendisini bulmasını beklemişti. (Kayalar ve öteki cansız şeyler bir kimseyi bekleyemezler).

            İnsanları, yerleri ya da eşyaları iyi ya da kötü, güzel ya da çirkin olarak tanımlayan sözcükler konusunda dikkatli olun. Bu tür sözcükler değer yargısı belirten sözcüklerdir ve bir gerçeği göstermekten çok yazarın düşüncesini belirtirler. Böyle değer yargısı taşıyan birkaç örnek verelim:

            §Yönetici zalim bir adamdı. (Bunun gerçek yargılardan kabul edilmesi için yazarın, yöneticinin niçin ve ne kadar zalim olduğunu gösteren örnekler vermesi gerekir).

            §Yılan çirkin bir hayvandır. (Bu yalnızca kendi düşüncesidir. Yılanları seven insanlar bu düşünceye karşı çıkabilirler).

            §Lütfi Kırdar iyi bir valiydi. (Yazar, Kırdar’ın valiliği sırasında iyi ve yararlı davranışlarından örnekler vererek bunu kanıtlamalıdır).

            §Kazım Paşa savaşı ve döğüşmeyi severdi. (Bunun doğru bir bilgi olması için, paşanın savaşla ilgili düşüncelerini, kendi sözleriyle belirttiği bölümlere yer verilmelidir).

Bir şeyin iyi, kötü ya da en iyi, en kötü, en büyük, vb. olduğunu belirten, genellikle “en” sözcüğünü içeren bilgilerden kuşku duyun. Bir şeyin en üst derecesinden söz eden bilgilerin doğruluklarını kanıtlamak için karşılaştırılan her şeyin iyice denetlenmesi gerekir.

 Örneğin,
§ “Dünyadaki en yaşlı papağan budur” derse, bunun gerçek olmadığından emin olabilirsiniz. Bu savın doğruluğunu kanıtlamak için dünyada yaşayan tüm papağanların, yaşını araştırmak gerekir ki, bu da olanaksızdır.

Aşağıda buna benzer birkaç örnek görüyorsunuz:

§en eski ev
§en yüksek direk
§en küçük serçe
§en güzel kız
§en büyük fil
§en çok kullanılan metal

            Böyle tanımlamalara rastladığınız zaman, doğruluklarını kanıtlamak için daha başka bilgiler aramanız gerekir.

            Doğru bilgileri bulmak için yapılacakların listesi

            Doğru bilgileri ararken aşağıdaki listeden yararlanın. Bu liste size düşünmeniz ve yapmanız gereken şeyleri anımsatmakta yardımcı olacaktır.

            1. Ne çeşit bir bilgi aradığınızı öğrenin.

§“Kim?” sorusu, yanıtı bir insan adı olan bilgileri arar.
§“Nerede?” sorusu, yanıtı bir yer adı olan bilgileri arar.
§“Ne zaman?” sorusu, bir olayın ne zaman geçtiğini belirten bilgileri arar.
§“Ne?” sorusu, genellikle maddeyle ve olayların açıklanmasıyla ilgili bilgileri arar.
§“Kaç? ” sorusu, yanıtı sayılar ve ölçüler olan bilgileri arar.
§“Niçin? ” ve “nasıl” soruları, olayların oluş biçimini ve nedenlerine açıklayan bilgileri araştırır.

           



2. Sorunuzdaki anahtar sözcük ya da sözcükleri bulun.

Önce anahtar sözcüğün yazılışından emin olun. Böylece, bir liste ya da dizindeki alfabetik sıralamada sözcüğün yerini kolayca bulabilirsiniz.

§Anahtar sözcük bir insan adı mıdır?
§Anahtar sözcük bir yer adı mıdır?
§Anahtar sözcük bir madde adı mıdır?

            3. Bilgileri nerede arayacağınızı düşünün.

            Ansiklopediler, insanlar, yerler ve maddelerle ilgili bilgileri kapsarlar. Ayrıca içlerinde bazı cetvel ve haritalar da bulunur.

§Sözlüklerde her gün kullanılan sözcüklerle ilgili bilgiler vardır.
§Atlaslar, yerlerle ilgili bilgileri cetvel, tablo ve haritalar yoluyla verirler.
§Yıllıklarda kısa bilgiler cetveller şeklinde verilir. Bunlar genellikle belirli bir yılla ilgili verilerdir.

            4. Başvuru kitabını doğru kullanabiliyor musunuz?

§Önsözü okudunuz mu?
§“Konular” ya da “içindekiler” bölümüne baktınız mı?
§Dizindeki anahtar sözcükleri aradınız mı?

            Uzun bir yazıdan yararlanıyorsanız, aradığınız bilgileri içermesi olası bölümü bulmanızı sağlayacak ana bölüm başlıklarını incelediniz mi?

§Cetvel ya da tablolara baktınız mı?
§Resimlere, şemalara ve haritalara göz gezdirdiniz mi?

            Daha fazla bilgi toplamak için kitaptaki göndermelerden yararlandınız, önerilen öteki bölümlere baktınız mı?

Başka başvuru kitaplarından yararlanmanızı sağlayacak kaynakçaları kullandınız mı?

            5. Bulduğunuz bilgileri denetleyin.

§Bilgiler güncel mi?
§Bilgiler arasında çelişki var mı?
§Bilgiler doğru mu?

            Okul ya da kent kitaplığınızın, zevk için kitap okumaktan başka, aradığınız bilgileri bulmak için de yararlanabileceğiniz büyük ve ücretsiz bir kitap deposu olduğunu unutmayın.





18. sayfadaki adların alfabetik sıralanması

§Atakan, Gül
§Başarır, Müge
§Çetin, Ali Niyazi
§Demiray, Osman Nuri
§Erenel, Mümtaz Zeki
§Eroğlu, Deniz
§Gürlü, Namık Kemal
§Işıltan, Melek

§Seferoğlu, Hilmi

Temel, Arif Hikmet
§

BİLGİLİK WEBSTER ANSİKLOPEDİSİ

CİLT - 5 Sayfa, 21-45’ten alınmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder