10 Haziran 2012 Pazar

YÜZLE YÜZ YÜZE


 
İşte ilk karşımıza çıkan eser:
Kendimiz.
 
Ve ilk eserin, ilk karşımıza çıkan kısmı:
Yüzümüz.
 
Sadece dış görünüşüyle ve ilk gözümüze çarpan özellikleriyle bu eseri 
incelemeye başlıyoruz.
 
Aslında bu eseri o kadar derinlemesine incelemek gerekmeyebilir. Onu  bir eser olarak görmek ve ona ilk defa görüyormuş gibi bakmak yeter.
 
Eğer daha önce gördüğümü bütün insan yüzlerini ve kendi yüzümüzü bütünüyle  hafızamızdan  silebilirsek, bundan sonrası kolaylaşacaktır.
 
Önce yüzün neden yapıldığına bir bakın:
 
Büyük kısmı, incecik ve yeknesak bir deri. Gözler, kaslar, kirpikler ve 
saçlar. Onun hemen altında,
 
seyredilmesi hiç de haz vermeyen kas, damar ve sinir yığını var. Dersi 
soyulmuş bir insanın yüzüne  bakabilir miydiniz ?
 
Daha da altta ise, korku filmlerinin gediklisi kurukafa!
 
Fakat bir insanın yüzü ne tiksindirici, ne ürkütücüdür. Tam tersine,  her  insanda ayrı bir güzellik
 
sergiler. İsterseniz, bir insan yüzünü, çizgi filmlerden yahut resimli 
romanlarda gördüğünüz
 
hayali yaratıkların yüzleriyle karşılaştırın. Hepsi de maharetli birer 
sanatkar olan binlerce ressamın ürünü olan sayısız yüzlerle.
 
Ortak bir özellik, ilk bakışta kendisini belli edecektir: Hepsi de, kaçınılma bir şekilde, insan  yüzünden hareket ederek çizilmiş resimlerdir. Yüze benzemeyen bir "yüz" icad etmek, şimdiye  kadar herhangi bir ressama  nasip olmamıştır.
 
İkinci ortak özellik: Hepsi de çirkindir o yüzlerin. Hiçbirinde insan 
yüzünün güzelliği görülmez.  En usta bir ressamın harikalar "yaratan" fırçası, hayali bir yüz icad etmeye kalktığı zaman  sadece çirkinlik üretmektedir.
 
Henüz insan yüzünü incelemeye başlamış sayılmayız. Fakat farklı bir 
bakış  açışı, daha ilk anda iki önemli özelliği karşımıza çıkarıyor ve bize, san'at dünyasını bütünüyle  aciz  bırakan bir eseri her  an, her yerde ve en görünür yerimizde taşıdığımızı hatırlatıyor.  Ve tabii, her iki özelliğin birden karşımıza çıkardığı "niçin"ler var:
 
Kan ve kas yığınıyla çevrili bir kurukafayı kaplayan bir incecik deriyle çizilmiş bir resim, niçin  bütün sanatkarları aciz  bırakır.?
 
İnsan yüzü niçin bütün hayali yüzlerin rakipsiz ilham kaynağıdır.?
 
İşin içinden çıkabilirseniz çıkın bakıyım!
 
Küçük bir ipucu: Eserler fiillerin sonucudur.
 
 
                       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder